Güneş, yavaşça ufukta kaybolurken, Elif parkta oturmuş, elindeki kitabın sayfalarını çevirmekteydi. Kalbinin derinliklerinde bir boşluk hissediyordu. Arkadaşlarıyla birlikte geçirdiği o güzel günlerin hatıraları, aklında dönüp duruyordu. "Bir günün çiçeği, başkasının gülü olur," diye düşündü. Kendi gülünün, başkalarının bahçelerinde solduğunu hissetmek, onu derin bir kedere sürüklüyordu.
O sırada, yanına Ali oturdu. "Ne düşünüyorsun?" diye sordu. Elif, gözlerini kitaptan ayırmadan, "Kayıplarımı," dedi. Ali, Elif’in gözlerindeki hüzünle karşılaştı. "Kayıplar, bazen yeni başlangıçların habercisi olabilir," dedi. Elif, başını kaldırıp Ali’ye baktı. "Ama ben yeni başlangıçlar istemiyorum. Benim için her şey bitti."
Zaman geçtikçe, Elif ve Ali arasında bir bağ oluştu. Ancak Elif’in içindeki keder, bir gölge gibi peşlerini bırakmıyordu. "Kimsesiz kalınca yalancı olur," dedi bir gün, Ali’ye. "Aşk, bazen en güzel yanılsama değil midir?" Ali, Elif’in bu sözlerine derin bir anlam yükledi. "Belki de aşk, en gerçek olanıdır," dedi. Elif, bu sözlerin ağırlığını hissetti ama içindeki boşluğu dolduramadı.
Günler geçtikçe, Elif’in içindeki keder büyüyordu. Ali, Elif’i mutlu etmek için elinden geleni yapıyordu ama Elif’in kalbinde, "Bir sevda güneşisin, bitemeyen keder," sözleri yankılanıyordu. Bir akşam, Elif, Ali’ye "Seni sevdim diğer evrende," dedi. Ali, bu sözlerin altında yatan derin acıyı anladı ama ne yapacağını bilemedi.
Bir gün, Elif’in en yakın arkadaşı Zeynep, bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Elif, bu kaybın ardından derin bir yıkım yaşadı. "Hayat, ne kadar acımasız," dedi Ali, Elif’in yanındayken. Elif, gözyaşları içinde, "Her şey sona erdi," diye fısıldadı.
Zamanla, Elif ve Ali’nin çevresindeki herkes, kendi içsel savaşlarıyla boğuşmaya başladı. Kayıplar, intiharlar, hastalıklar derken, birer birer hayattan kopmaya başladılar. Elif, Ali’nin elini tutarak, "Bizi bu dünyadan alacaklar," dedi. Ali, çaresizce başını salladı. "Ama biz birbirimizi sevdik," dedi.
Sonunda, Elif ve Ali, bir gün, parkta buluştular. Gözlerinde son bir umut ışığı vardı ama biliyorlardı ki bu, son buluşmalarıydı. İkisi de, "Bir günün çiçeği, başkasının gülü olur," diyerek, birbirlerine sarıldılar. Ve o an, hayatlarının sonuna geldiklerini anladılar.
Gözlerini kapattıklarında, etraflarında bir sessizlik hâkimdi. Keder, aşkı yendi. Ve park, bir zamanlar hayat dolu olan o iki gencin anılarıyla dolup taştı. Herkes, birer birer kaybolmuştu.Bir günün çiçeği Başkasının gülü olur Yazın baharı sonu olur Kimsesiz kalınca yalancı olur
Bir sevda güneşisin Bitemeyen keder Bulamadım aşkımı Seni sevdim diğer evrende