Biz kendimizi nasıl görüyoruz? Doğru mu görüyoruz?
Onlar bizi nasıl görüyor. Dünyanın büyük ve küçük devletleri, kendilerine ve dünyaya nasıl bakıyor?
Bizim dünyaya ve kendimize bakışımızda bir yanlışlık mı var?
*İskender Öksüz, gençlik yıllarımızdan beri Ziya Gökalp, Mümtaz Turhan ve Erol Güngör’ün sosyoloji çizgisine bağlı, kaliteli bir milliyetçidir... Önemli bir kitap. Tavsiye ederim.* Taha Akyol, Milliyet Kitap
*Türk milliyetçilerinin okuması gereken iki temel kitap: Türk’üm Özür Dilerim ve Niçin? Her iki kitabı da 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü çalışanları için zorunlu okuma kitabı yaptım. Sizler için zorunlu hale getirememancak bu kitapları şiddetle tavsiye ediyorum.* Prof. Dr. Ümit Özdağ
*Kendisini Türk milliyetçisi olarak tanımlıyor İskender Öksüz. Bu kimliğiyle de Türkiye`nin lehine olanları bulup çıkarmak ve aleyhine olanları teşhir etmek gayretinde olduğunu söylüyor. Katılır ya da katılmayız, o başka ama bir fikri-ideolojiyi-felsefeyi müsveddelerinden dinleyeceğinize-okuyacağınıza kaynağından okumak en doğrusu. İskender Öksüz, milliyetçi düşüncenin itirazlarını anlamak için bakılabilecek en ehil kaynaklardan biri.* Halime Kökçe, Star
*Başlık ironik. Bizi öyle hâle getirdiler ki, adeta Türk olduğumuzdan utandırır oldular. Türk’üm Özür Dilerim... ‘Türk’ mefhumu tartışmalarında son noktayı koyan bir eserdir.* Arslan Tekin, Yeniçağ
(…) Memleketimize gelen yabancılar da ilk bakışta kendi ülkeleriyle bu farkı hissetmiş olmalılar ki, bize “Gülmeyen insanlar/Ciddi insanlar ülkesi" etiketini uygun görmüşlerdir.
Türkiye’den çıkıp doğumuzdaki veya batımızdaki herhangi bir ülkeye gittiğinizde sizi ilk çarpan, insanların birbirine gülümsemesidir. Asansöre bindiğinizde, sokakta, mağazada göz göze geldiğinizde bir gülümsemeyle, bir selamla karşılaşırsınız.
Milliyetsiz ve ideolojisiz anayasa talebi, “fikirler savaşı" yaşanan 21. asırda şu anlama geliyor: Siz fikir silahlarınızı teslim edin, fikir adamlarımzı terhis edin. Millî değerlere, egemenliğe ve istiklâle ihtiyacınız yok. Gerekirse bizim fikirlerimizi kullanırsınız.
Anlayamadığım nokta şu: Fransızlık, Almanlık, İspanyolluk, Yunanlılık, Ermenilik kimseyi rahatsız etmiyor ama Türklük... Aman sakın. Bilimsel olarak sakıncalı!
İmdi… Türkiye için muhakkak ki yepyeni bir paradigma doğmaktadır. Türkiye’de milliyetçiliğe taraftarız ama içinde millet olmamalı. Kesinlikle Türk milleti olmamalı.
Bugün Batı dışındaki dünyanın birçok yerinde, ulus devletin inşa edilememesinin yarattığı sorunlar yaşanıyor. Müslüman coğrafyada köktendinciliğin yükselmesi, Afrika'da iç savaşlar, hatta Balkanlarda derin dondurucudan çıkan etnik çatışma ve çözülüşler ulus devlet değil, ulus devlet olamamanın neticesi.