(...) Ruhun ya da yönetici ilkenin üç temel etkinliği vardır. Öncelikle, bedenin duyumlarından gelen imgeleri kullanarak bir iç söylem (ki bu yargıdır) geliştirir: Karşısına çıkan nesne ya da olayın ne olduğunu ve daha da önemlisi kendi için ne ifade ettiğini bildirir. Stoacılığın tamamı bu iç söylem anında, zihindeki görüntüler hakkında verilen yargılar sırasında yaşanır. Epiktetos da, Marcus Aurelius da bunu defalarca yinelemişlerdir: Her şey yargıdan ibarettir; bizim derdimiz olan şeyler nesneler değil, bizim onları nasıl değerlendirdiğimiz, haklarında nasıl bir fikir oluşturduğumuz, onlar için nasıl bir iç söylem geliştirdiğimizdir.