Bu satırların yazıldığı günlerde Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Süleyman Demirel, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin resmi konuğudur. Ve "bir sosyal sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü tesis eden ve bir sosyal sınıfı ortadan kaldıran" 1917 ihtilalinin lideri Lenin'in mezarı başında saygı duruşunda bulunmakta, kadehini Rus Komünist Partisi onuruna kaldırmaktadır. Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Ferruh Bozbeyli ise, yine "memleket içinde müesses iktisadi ve sosyal temel nizamları yıkan" Mareşal Tito'nun Yugoslavya'sında, komünist kalkınma yöntemlerini incelemektedir Komünist Romanya'ya yapılan gezinin dedikoduları ise basında henüz tazeliğini yitirmemiştir Doğaldır ki iktidara "ortanın solu, Moskova yolu" propagandaları ile gelen, tüm namuslu aydınları, yazarları, romancıları, düşünürleri Rus casusluğu ile suçlayan, on dört yaşındaki çocukları ihtilal tahrikçisi diye hapishanelere atan, Beatles taklidi gitaristleri kırmızı ceket giydikleri için komünisttir diye yakalamaya kalkan, Yargıtay Başkanı'ndan hukuk öğrencisine kadar herkesi Moskova'ya bağlı olmakla suçlayanların Moskova gezileri, üzerinde önemle durulması ve düşünülmesi gereken bir konudur. *(Kim, 29 Eylül 1967)