Martin kendine inanıyordu, ama bu inancında tek başınaydı. Ruth'un bile ona inancı yoktu. Ruth, onun çalışmaya odaklanmasını istiyordu. Yazı yazmasına hiçbir zaman açıkça karşı çıkmamıştı, ama hiçbir zaman da desteklememişti.
Uykusunun çok derin olmasına karşın beş saatlik bilinçsizliğin sona ermesine sevinerek bir kedi gibi yataktan fırladı. Uykuda geçirdiği boş zamandan nefret ediyordu. Yapılacak bir sürü iş, yaşanacak ilginç bir hayat vardı. Uykusunun ömründen çaldığı her an için öfkeleniyordu.
Aynasıza bak, sarhoş sandı beni iyi mi Kendi kendine gülümsedi ve derin düsüncelere daldi. Gerçi öyleydim, dedi ve pesinden ekledi: Bir kadının yüzüne bakıp sarhoş olacagimi hiç sanmazdim.