1973 yılında İstanbul da doğdu. Kabataş Erkek Lisesi ni tamamlamasının ardından İstanbul Üniversitesi Felsefe bölümünden mezun oldu. Marmara Üniversitesi Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü nde Sosyoloji bölümünde yüksek lisans eğitimini tamamladı. Tarık Tufan, radyo ve televizyonlarda kültür-sanat alanında programlar gerçekleştirdi. Yayımlanmış kitaplarının yanı sıra "Uzak İhtimal" ve "Yozgat Blues" filmlerinin senaristlerindendir.
İlk kitabı "Kekeme Çocuklar Korosu", 2000 yılında yayımlandı. Sonrasında, 2002 de "Kraliçenin Pireleri", 2004 de "Ve Sen Kuş Olur Gidersin", 2007 de "Hayal Meyal", 2010 da "Bir Adam Girdi Şehre Koşarak", 2015 de "Şanzelize Düğün Salonu", 2017 de "Beni Onlara Verme", 2018 de "Düşerken" ve 2020 senesinde "Kaybolan" yayımlandı. Son olarak 2021 yılı ekim ayında "Geç Kalan" başlıklı yapıtı Doğan Kitap tarafından neşredildi.
Romanlarının yanı sıra belgesel ve kurmaca film senaryoları yazmaya devam ediyor. "Uzak İhtimal" filmiyle 2009 yılında İstanbul Film Festivali nde "en iyi senaryo" ödülünü kazandı. "Uzak İhtimal"in ardından senaryosunu yazdığı "Yozgat Blues" filmiyle 2013 yılında Adana Altın Koza Film Festivali nde "en iyi senaryo" ödülüne layık görüldü.
Roman Ve Sen Kuş Olur Gidersin, 2004 Hayal Meyal, 2007 Şanzelize Düğün Salonu, 2015 Beni Onlara Verme, 2017 Düşerken , 2018 Kaybolan, 2020 Geç Kalan, 2021
Deneme Kekeme Çocuklar Korosu 2000 Kraliçenin Pireleri 2002 Bir Adam Girdi Şehre Koşarak 2010
Senaryo Uzak İhtimal Yozgat Blues
TV Programları Meksika Sınırı Ülke TV Kafa Dengi 24 TV
"Beli bükülmüş yaşlı bir kadın gibi öne eğilen uğursuz konak,.." (syf:50)
Kitapta ne zaman konaktan bahsedilse kötü kalpli, çirkin bir cadının konağın her odasına süzülmüş hali canlandı gözümde, konuşmadan varlığıyla orada olan ve tüm vazifesi mutsuzluk yaymak olan bir cadı.
Osmanlı son dönemiyle günümüz arasında geçen kitap iki ana karakter Derviş Ali ve Halide'nin anlatımıyla ilerliyor. Dağılan bir ailenin mutsuzluğuna, dört kardeşin nasıl birbirinden koptuğuna ve yıllar sonra içlerinde biriktirdiklerini dile dökerek yüzleşmelerine tanıklık ediyoruz ve büyük aile sırrına. Ayrıca gerçekte yaşamış saray ressamı olan ve "Türk ressamı" olarak da tanınmış Fausto Zonaro da karşımıza çıkıyor. Ressamın kitapta üzerinde çalıştığı zikreden dervişleri resmettiği tablosunun ( Rufai Dervişleri Tablosu) yanı sıra İstanbul'un Fethi tablosuna çok aşinayız.
Merakla okudum ve son bölümde kitabın Halide'nin kardeşlerinden Nihal tarafından yazılması gayet güzeldi. Ama en güzeli Derviş Ali ve Halide'nin zamandan bağımsız olarak buluşup huzura ermeleri..
Kitaptan bazı alıntılar: --; bir gün cesaretle hayatını değiştirebilme hayali kursa da kişisel mutluluğunu ucuz numaralarla güvence altına almanın zavallılığı ölene dek devam eder.(syf:182)
--İnsanları endişelendiren, üzüntüye boğan günahkâr olmaları değil, başkalarının kendilerinden daha iyi, daha masum olma ihtimaliydi; şehrin kötülerle dolu olduğunu düşünmek onları rahatlatıyor, teselli veriyordu.(syf:10)