Hemingway, Avrupa`da bulunduğu yıllarda sık sık Afrika`ya avlanmaya gitmiştir. Kendi ülkesinde de balıkçılıkla birlikte, avlanmanın her türüne ilgi duymuş; çoğunlukla avlanabileceği yerlerde yaşamış; daha sonra da bunları birbirinden güzel öykülerle anlatmıştır. Afrika`nın Yeşil Tepeleri, yalnızca avcılığı, avlanmayı anlatan bir yapıt değildir. Kitapta, bir yandan tüm canlı cansız varlıklarıyla Afrika`nın doğasını, bir yandan da kendi yaşamıyla, yaşam felsefesiyle Hemingway`i bulacaksınız.
Avcılık, doğal yaşam, hayvan hakları gibi konular üstüne düşünen herkesin okuması gereken bir kitap olan Afrika`nın Yeşil Tepeleri, Küçük İskender`in önsözü ve Fatma Aylin Sağtür`ün özenli çevirisiyle av tutkunlarının iç dünyasına tutulmuş bir ayna gibi.
Afrika`nın Yeşil Tepeleri baştan sona gözden geçirilip yenilendi, içinde Hemingway`in Afrika günlerinden fotoğrafların ve el yazması müsvedde örneklerinin bulunduğu, kuşe kâğıda basılmış 21 görselle zenginleştirildi.
Kitap, Hemingway'in Afrika'da avlanarak geçirdiği zamanı anlatır ve kurgu olmayan kitaplarından biridir.
Konusu ilgimi çektiği için anlatımını çok akıcı buldum. Düzensiz ve kaçak bir avdan ziyade kontrollü, ruhsatlı bir şekilde avlanıyorlar. Iz sürmeleri, en iyi atış için sabırla beklemelerini okumak keyifliydi.
Özellikle kitabın sonunda yer alan Hemingway ve arkadaşlarının gerçek resimleri ilgi çekiciydi.
Yalnız hayvanlar ve avcılık konusunda hassas olan okurlara tavsiye etmiyorum.