Bir kâbusun içine çekilmeye hazır mısınız?
RÜYA: Altı yaşında bir kız, geceleri rüyalarında kayıp kadınların ölümlerini görmeye başlar. Bu rüyaların gerçek olduğu anlaşıldığında yaşanan baskı ile tra...
TEDAVİ 25.GÜN Ara ara gözleme odasına -içeriyi gözledikleri için oraya böyle diyordu- girmesine izin veriliyordu artık. Sessizce bir köşede oturup küçük kızının doktorun asistanı ile iletişimlerini izliyordu. Çok nadir de olsa ara ara gülümsediğini görmek tek dayanağı olmaya başlamıştı. Doktor ve cihaz kontrol elemanı sürekli kendi aralarında hararetli konuşmalar yapıyor muhabbetlerine onu çok nadir dahil ediyorlardı. Doktor dönen sandalyesini yavaşça ona doğru çevirdi. “Bugün elektrotlardan birçoğunu çıkaracağız.” “Bu sanırım?” bildiği cevaba onay beklemek içindeki umudun seslendirilmesiydi. “Evet yaklaştık.” Doktorun gözlerini bir müddet kapaması hisleri mi yoksa düşünceleri mi ile ilgiliydi bilemedi. “Sizin için de yorucu bir süreç olduğunu biliyorum. Her şey iyi olacak.” diyen doktor ilk defa içten gülümsemişti. Bunu samimi buldu ama yine de şüpheleri bir anda silinip gitmiyordu. Tedavi boyunca düşünmüş, düşündükçe de iç muhakemesinde defalarca kendini infaz etmişti. Başa dönmek ve kızının gördüğü rüyaları öylesine dinleyip geçiştirmek isteği, zamanda geçmişe gidememenin ezici azabıyla harmanlanmıştı. “Peki rüyalarını ve korkularını unuttu diyelim.” Tabii bu ne kadar mümkün olacaktı. “Yaşadıklarını nasıl unutacak?” Doktora soru zor gelmiş olacak ki konuşmadan önce bir süre düşündü. “Bunun için zamana ve yardıma ihtiyacı olacak. Henüz çok küçük eminim güçlü bir sevgi ile birçok şeyin üstesinden gelecektir.” Sandalyesinden kalkerken “Neyse şimdi onunla biraz vakit geçirebilirsiniz. Bu gece onu son kez biz uyutacağız. Bundan sonrası kendi çabasına kalacak.” dedi. Odadan çıkarken kendi çabası sözüne takılı kaldı zihni. Onu uyuması için ikna etmeye uğraştıkları zamanlar… Her uyuduğunda maktulün yerini tespit etmesini beklemek ve bunun için onu uyumaya zorlamak… Kendinden bir kez daha utandı. Eli ile yüzünü sıvazlarken ona bir daha istemedikçe uyu demeyecekti. Bunun için daha önce yaptığı gibi kendine söz verdi. En son uyuması için yaptığı ısrarı 17 aylarına mal olmuştu. Asistan çıkarken kapıyı açık bırakmıştı. Kapı pervazına yaslanarak kollarına bağlayıp bir müddet kızını izledi. “Küçük Hanım, içeri girmeme izin var mı acaba?”