Altıncı Şehir

Kitabı değerlendirin

0

Takip

0

Beğeni

0

Okuma

14

İzlenme

Tanıtım Yazısı
Yazarın "Beş Şehirin altıncısını yazarak bir geleneği başlattığı kitabı... Kendisini folklor ve mimariyle sınırlandırmamış olması sebebiyle diğer şehir tarihçilerinden ayrılır. Çocukluğunu, gençliğini ve ömrünün yarım asrını yaşadığı Sivas şehri üzerinden bütün Türkiye'nin geçirdiği büyük değişimi anlatır. Yazar ele aldığı şehri incelerken yazı üslubunun karakterini de biçimlendirmektedir. Ahmet Turan Alkan okuyucularının en çok sevdikleri ilk göz ağrısı...


 


 





 




Yayınevi: Ötüken Neşriyat
ISBN: 9789754370751
Sayfa: 208s.
Tarih: 1992
Okuma Durumları
Okuyorum (1):
İncelemeler ve Alıntılar
Altıncı Şehir kitabı hakkında sen ne düşünüyorsun?
_melce
@melce
Alıntı
1s
Apartman cinnetine teslim olmadığımız o saadetli günlerde, şehrin en meskûn mahallelerinde bile gönül ferahlatan bahçeler bulmak mümkündü.
208'in 104. sayfasında
Altıncı Şehir
Ahmet Turan Alkan - Ötüken Neşriyat - 1992
35
_melce
@melce
Alıntı
1s
Feminizm, Soğuk Çermik için Andromeda yıldız kümesi
kadar uzak ve yabancı bir kavramdır ve herhalde hep böyle kalacaktır.
208'in 79. sayfasında
Altıncı Şehir
Ahmet Turan Alkan - Ötüken Neşriyat - 1992
36
_melce
@melce
Alıntı
1s
Bizim nesil dış dünyayı sinema perdelerinden tanımıştır: Aya ilk
insanın ayak basışını, 1966 Dünya Futbol Kupası finallerini ve "Batı dedikleri"ni sinemayla öğrendik. Avrupa'da ortaçağın ne demek olduğunu, uzak denizlerin ve diyarların fethini, papalarla kralların çatışmasını, engizisyonu ve tabiî Amerikan tarihinin ana hatlarını böylece hıfzettik. Bu tedrisat esnasında yanlış şeyler öğrendiğimiz
olmuyor değildi: Zencilerin yamyamlığını, beyaz adamın medeniliğini, Kızılderililerin vahşetini, Çinlilerin sinsi kalleşliğini bize sinema
öğretmiştir (!). Meselâ Alamo kalesine saldıran Meksikalıların neden alçak olduklarını hâlâ bilemem.
208'in 36. sayfasında
Altıncı Şehir
Ahmet Turan Alkan - Ötüken Neşriyat - 1992
40
_melce
@melce
Alıntı
1s
Sinema yönetimi ile seyirciler arasında çoğunlukla nahoş, ama
nadiren de hoş vakalar cereyan ederdi. Herhalde Tan sinemasında olsa gerek, filmin tam orta yerinde şöyle bir anons yapıldığını duymuştuk:
- Ulan sayın seyirciler! Balkondan cigara içüp kesmüklerini aşşağa
atıyorsunuz. Altta oturan beylerin değirmi tengürşenklerine düşüp
yakıyor. Eşşekliğin lüzumu yoktur. Teşekkür ederiz!..
208'in 33. sayfasında
Altıncı Şehir
Ahmet Turan Alkan - Ötüken Neşriyat - 1992
41
_melce
@melce
Alıntı
1s
"Ben Sivas’ı seviyorum" derken uzun uzun düşündüm: "Beni
buraya bağlayan alışkanlıklarım mıdır, yoksa başka birşey mi?" diye. Kararımı burada değil, başka yerlerde verdim; güzel şehirlerde; iklimiyle, tabiatıyla, güzellikleriyle insanı sarıp sarmalayan, Sivas’tan
daha güzel, daha gelişmiş yerlerde de düşündüm Sivas’ı. Sonuç hep aynıydı; Sivas’a dönmek gibisi yoktu ve şair yine onikiden vurmuştu.
208'in 23. sayfasında
Altıncı Şehir
Ahmet Turan Alkan - Ötüken Neşriyat - 1992
43
_melce
@melce
Alıntı
1s
"Bir şehrin yerlisi olmak", Dostoyevski’nin diliyle, "gidilecek bir
yeri olmak"la benzeşir mi bilmiyorum?
208'in 13. sayfasında
Altıncı Şehir
Ahmet Turan Alkan - Ötüken Neşriyat - 1992
1 48